Hutbetu'l Hace ve Cehennem'den Uyarma ve Sakındırma



Cehennem'den Uyarma ve Sakındırma

Allah Teâlâ şöyle buyuruyor:
"Ey inananlar! Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun. Onun başında, iri gövdeli, haşin, Allah'ın kendilerine buyurduğuna karşı gelmeyen ve emredildiklerini yapan melekler vardır." (Tahrim: 6)
"Eğer bunu yapamazsanız -ki asla yapamayacaksınız- yakıtı insanlar ile taşlar olan ve kâfirler için hazırlanmış olan Cehennem ateşinden korkunuz." (Bakara: 24) ve
"Kafirler için hazırlanmış olan cehennem ateşinden sakınınız." (Al-i İmran: 131)
Yine buyurdular:
"Ben sizi alev saçan bir ateşe karşı uyardım." (Leyl: 14) ve
"Onların üstlerinde ateşten gölgeler, altlarında da ateşten gölgeler vardır. İşte Allah, kullarını bu azabıyla korkutuyor. Ey kullarım! Benden korkun." (Zümer: 16)
Yine başka bir ayette ise:
"Bu insan için bir öğüttür. Hayır, hayır! Andolsun aya, gerileyen gece karanlığına, söken şafağa. Sakar (cehennem) büyük gerçeklerden biridir. İnsanlar için uyarıcıdır. Aranızdaki ilerlemek isteyenler için de, geriye gitmeyi tercih edenler için de." (Müddesir: 31-37)
Hasan Rahmetullahi Aleyh:
"İnsanlar için uyarıcıdır" ayeti kerimesinin tefsirinde:
"Allah Teâlâ kullarını bundan daha keskin bir şekilde uyarmamıştır," dedi. (İbn Ebi Hatim)
Katâde Rahmetullahi Aleyh'de:
"O, büyük gerçeklerden biridir" ayeti kerimesinde "Cehennem kast edilmiştir," dedi.
Simâk b. Harb, Numan b. Beşir'in hutbe okurken şöyle dediğini rivayet eder:
"Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den şöyle işittim:
"Ben sizi alev saçan ateşe karşı uyardım, ben sizi alev saçan ateşe karşı uyardım!"
Hatta çarşıda bulunan biri Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in dediğini "benim bulunduğum bu makamdan işitebiliyordu," dedi ve üzerinde bulunan siyah aba düşüp ayaklarına indi." (İmam Ahmed)
Yine Numan b. Beşir'in rivayetine göre Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
"Ben sizi alev saçan ateşe karşı uyardım, ben sizi alev saçan ateşe karşı uyardım!"
Çarşının en uzak yerinde bulunan kişi ve çarşıda bulunan herkes Peygamber'in Sallallahu Aleyhi ve Sellem minberde sesini işitebiliyordu.
Simâk'tan gelen diğer bir rivayette ise Numan'dan:
Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in üzerinde siyah bir aba bulunduğu halde hutbe verirken şöyle buyurduğunu işittim:
"Ben sizi alev saçan ateşe karşı uyardım, ben sizi alev saçan ateşe karşı uyardım!."
Eğer bir kişi burada yada şurada olsaydı mutlaka sesini duyardı.
Adî b. Hatem'den rivayet edildiğine göre, Resûlallah Sallallahu Aleyhi ve Sellem:
"Ateşten korununuz" buyurup yüzünü çevirdi. Sonra yine:
"Ateşten korununuz." buyurdu.
Sonra yine yüzünü çevirdi ve bunu üç defa tekrar etti. Öyle ki, biz onun ateşin sıcaklığından yüzünü çevirdiğini zannettik. Sonra buyurdular ki:
"Cehennem ateşinden bir parça hurma -sadaka olarak vererek- ile dahi olsa kendinizi koruyun. Eğer -bir parça hurma bulamazsanız- güzel bir sözle kendinizi muhafaza ediniz." (Buharî-Müslim)
Enes Radıyallahu Anhu'nunn Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den rivayet ettiğine göre şöyle buyurdular:
"Allah Teâlâ'nın sizi teşvik ettiği şeye rağbet ediniz. Cehennem, azabı ve cezası ile korkuttuklarından da korkup sakınınız. Eğer Cennetten bir damla sizinle olsaydı dünyada içinde bulunduğunuz nimetlerden daha iyidir. Yok, eğer Cehennemden bir damla sizinle olsaydı dünyanızda elinizde ne varsa onu yok etmeye yeterdi." (Beyhaki rivayet etmiştir. Bu rivayette cehalet vardır.)
Sahihayn'de Ebu Hüreyre Radıyallahu Anhu'dan rivayet edildiğine göre:
Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem:
"Benim ve ümmetimin hali ateş tutuşturan, ateşe kelebek ve diğer hayvanların geldiği adamın durumuna benzer, siz ateşe batarken ben sizin peştemalinizden yakalarım" buyurdular. (Buharî-Müslim)
Müslim'de gelen rivayette ise Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
"Benim örneğim ateş yakan adamın örneği gibidir, ateş aydınlık yaptığında kelebekler ona gelmeye başlarlar ve etrafında ki şu hayvanlar da içine girmeye başlar, adam onlara engel olmaya çalışır ancak başaramaz ve hayvanlar ateşe dalarlar"
sonra dedi ki:
"işte benim ve sizin durumunuzdur, ben ateşten uzak dur, ateşten uzak dur, diyerek peştemalinizden tutarım, ancak siz bana galabe çalar ve içine girmeye başlarsınız".
İmam Ahmed'in rivayet ettiğine göre:
"Ey ümmet benim ve sizin misaliniz geceleyin ateş yakan adamın misali gibidir, kelebekler ve ateşe giden böcekler ona gelmeye başlarlar, adam onlara engel olmaya çalışır ancak ateşe düşmelerine engel olamaz, işte bende aynı şekilde peştemalinizdan yakalar ve sizi Cennete çağırırım ancak bana galabe çalar ve Cehenneme düşersiniz".
Yine İmam Ahmed, Abdullah İbn Mes'ud Radıyallahu Anhu'dan Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in şöyle buyurduğunu rivayet eder:
"Allah Teâlâ bazı şeyleri haram kıldı, ancak sizden birilerinin onları işleyeceğini bildi, siz ateşe kelebek ve böceklerin gittiği gibi gidersiniz ben ateşe düşmemeniz için peştamalinizden yakalarım".
Abdullah İbn Abbas Radıyallahu Anhu'ın hadisinde Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdular:
"Ben sizi uyarıyorum Cehennemden sakınınız. Allah Teâlâ'nın koyduğu sınırları aşmayınız! Öldüğünüzde terk edilirsiniz ve ben sizin için havz'ın başındayım. Kim gelirse kurtuluşa erer. Bazı kavimler sol tarafa alınırlar ben Ya Rabbi ümmetim diyorum. Şöyle buyururlar:
"Onlar senden sonra gerisin geriye döndüler-yani eski inançlarına döndüler-." (Bezzâr ve Teberânî'nin rivayet ettiler.
Başka rivayetinde Bezzâr:
"Ben sizi uyarıyorum ve diyorum ki; Cehennemden sakınınız! Sınırlan aşmaktan sakınınız! Cehennemden sakınınız! Hadleri aşmaktan sakınınız!"
Sonra hadisin kalan kısmını rivayet etti.
İmam Müslim'in "Sahih"inde Ebu Hureyre Radıyallahu Anhu şöyle dedi:
"Ve yakın akrabalarım uyar." (Şuara: 214) ayeti kerimesi nazil olduğunda Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem bütün Kureyşlileri toplanmaya davet etti. Bütün Kureşliler toplandılar. Sonra Peyagamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdular:
"Ey Ka'b oğulları!
Ey Lüey oğulları!
Kendinizi Cehennem ateşinden koruyunuz.
Ey Mürre b. Ka'b oğulları!
Kendinizi Cehennem ateşinden koruyunuz.
Ey Abduş-şems oğulları!
Kendinizi Cehennem ateşinden koruyunuz.
Ey Abdelmenaf oğulları!
Kendinizi Cehennem ateşinden koruyunuz.
Ey Haşim oğulları!
Kendinizi Cehennem ateşinden koruyunuz.
Ey Abdulmuttalib oğulları!
Kendinizi Cehennem ateşinden koruyunuz.
Ey Muhammed kızı Fatıma!
Kendini ateşten koru!
Çünkü ben Allah'ın yanında sizin için hiçbir şeye sahip değilim."
Ya'lâ b. El-Eşkad, Küleyb b. Hüzn'den anlattığına göre Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in şöyle buyurduğunu işitim dedi:
"Gücünüzün nisbetince Cenneti isteyiniz ve yine gücünüzün yettiği kadar Cehennemden kaçınız. Çünkü Cennet, kendisini isteyene karşı ilgisiz kalamaz ve Cehennemde kendisinden kaçandan gafil olmaz. Ahiret tuzaklarla sarılıdır. Dünya ise şehvet ve lezzetlerle sarılıdır. Sakın ha! Dünya sizi ahireti kazanmaktan mahrum etmesin."
(Tabaranî ve bazıları rivayet etti. Bu hadisi aynı zamanda Ya'lâ b. A'meş o da Abdullah b. Cerat'tan o da Peygamber (s.av)'den rivayet etmiştir. Ya'lanın hadisi batıl ve münkerdir.)
Yahya b. Abdullah b. Abbas Radıyallahu Anhu'ından rivayet ettiğine göre Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdular:
"Ne Cehennemden kaçanın uyuduğunu ne de Cenneti isteyenin uyuduğunu gördüm."
(Tirmizî rivayet etmiştir. Yahya için zayıftır denilmiştir. İbn Merdeveyh bundan daha güzel bir şekilde diğer bir rivayeti vardır Ebu Hüreyre'den. Taberanî de bunun bir benzerini Enes Radıyallahu Anhu tan rivayet etmiştir. İbn Adî zayıf bir isnatla Ömer Radıyallahu Anhu dan rivayet etmiştir.)
Yusuf b. Atiyye, Mualla b. Ziyat'tan rivayet ettiğine göre:
Harb b. Hayyan bazı geceler dışarı çıkar ve avazı çıktığı kadar bağırır ve şöyle derdi:
"Ne tuhaftır Cenneti isteyipte uyuyan kişi ve ne tuhaftır Cehennemden kaçınıpta uyuyan adamın hali. Sonra şu ayeti kerimeyi okurdu:
"Yoksa o ülkelerin halkı geceleyin uyurlarken kendilerine azabımızın gelmeyeceğinden emin mi oldular?" (A'raf: 97)
Ebul Cevzâî:
"Eğer yetkili olarak atansaydım, yollara minareler diker ve insanlara şöyle seslenmelerini isterdim:
"Cehennem var Cehennem var!" (İmam Ahmed "Zühd" isimli kitabında rivayet etti.)
Abdullah b. Ahmed aynı kitapta geçtiğine göre Malik b. Dinar'dan rivayet ettiğine göre şöyle dedi:
"Eğer kendime yardımcılar bulsaydım Basra'da minarelerde gece insanları Cehennem var Cehennem var diye uyarırdım"
Sonra şöyle dedi:
"Eğer yardımcılar bulsaydım onları dünyanın minarelerine dağıtırdım. Sonra ey insanlar Cehennem var Cehennem var demelerini isterdim."